Diyabet ve Böbrek Özel Sayısı
.: DERLEME
Diyabetik Olgularda Hemodiyaliz
Hemodialysis in Diabetic Patients
Turkiye Klinikleri J Nephrol-Special Topics. 2016;9(3):60-4
Makale Dili: TR
ÖZET
Ülkemizde hemodiyaliz en yaygın uygulanan renal replasman tedavisi olup, en sık nedeni diyabetik nefropatidir. Diyabetik hastalarda hemodiyalize başlama kararı sadece glomerüler filtrasyon hızlarına bakılarak değil, hastanın klinik ve laboratuvar değerlerinin oluşturduğu belirti ve bulgulara göre verilir. Renal yetmezliğin erken evrelerinde başlayan kardiyovasküler hastalık, yetmezlik ilerledikçe mortalitenin ve morbiditenin başlıca nedeni olur. Özellikle glisemik kontrolü kötü olanlarda kardiyovasküler mortalite artar. İnsülin klerensinde azalma, bozulmuş renal glukoneogenez, malnütrisyon ve hipoglisemik ajanların neden olduğu hipoglisemi de kardiyovasküler olayları tetikler. Diyabetik nefropatili kronik böbrek hastalığı olan hastalarda HbA1c'nin %7 civarında tutulması mortalite açısından güvenilir bir hedeftir. Diyabetik hastalarda intradiyalitik hipoglisemi riski nedeniyle glukozlu diyalizat önerilmektedir. Diyaliz komplikasyonlarını ve mortaliteyi azaltabilmek amacıyla alternatif hemodiyaliz yöntemleri geliştirilmiştir. İnterdiyalitik kilo alımı fazla olan ve/veya diyaliz esnasında ve sonrasında hipotansif atak problemi belirgin olan hastalarda diyaliz süresinin uzatılması hipotansiyonla ilişkili sorunları azaltabilir. Diyalizattaki yüksek sodyum oranlarının düşürülmesi instabilite riskine rağmen kan basıncı ve volüm kontrolüne yardımcı olur. Yüksek akımlı diyalizör kullanımı kardiyovasküler morbiditede ve mortalitede azalma ile ilişkili olabilir.
Anahtar Kelimeler: Diabetes mellitus; böbrek yetmezliği, kronik; hemodiyaliz birimi, hastane
Ülkemizde hemodiyaliz en yaygın uygulanan renal replasman tedavisi olup, en sık nedeni diyabetik nefropatidir. Diyabetik hastalarda hemodiyalize başlama kararı sadece glomerüler filtrasyon hızlarına bakılarak değil, hastanın klinik ve laboratuvar değerlerinin oluşturduğu belirti ve bulgulara göre verilir. Renal yetmezliğin erken evrelerinde başlayan kardiyovasküler hastalık, yetmezlik ilerledikçe mortalitenin ve morbiditenin başlıca nedeni olur. Özellikle glisemik kontrolü kötü olanlarda kardiyovasküler mortalite artar. İnsülin klerensinde azalma, bozulmuş renal glukoneogenez, malnütrisyon ve hipoglisemik ajanların neden olduğu hipoglisemi de kardiyovasküler olayları tetikler. Diyabetik nefropatili kronik böbrek hastalığı olan hastalarda HbA1c'nin %7 civarında tutulması mortalite açısından güvenilir bir hedeftir. Diyabetik hastalarda intradiyalitik hipoglisemi riski nedeniyle glukozlu diyalizat önerilmektedir. Diyaliz komplikasyonlarını ve mortaliteyi azaltabilmek amacıyla alternatif hemodiyaliz yöntemleri geliştirilmiştir. İnterdiyalitik kilo alımı fazla olan ve/veya diyaliz esnasında ve sonrasında hipotansif atak problemi belirgin olan hastalarda diyaliz süresinin uzatılması hipotansiyonla ilişkili sorunları azaltabilir. Diyalizattaki yüksek sodyum oranlarının düşürülmesi instabilite riskine rağmen kan basıncı ve volüm kontrolüne yardımcı olur. Yüksek akımlı diyalizör kullanımı kardiyovasküler morbiditede ve mortalitede azalma ile ilişkili olabilir.
Anahtar Kelimeler: Diabetes mellitus; böbrek yetmezliği, kronik; hemodiyaliz birimi, hastane
ABSTRACT
Diabetes Mellitus (DM) is the most common cause of haemodialysis which is the most preferred method of renal replacement therapy. Decision of starting haemodialysis doesn't solely depend on absolute glomerular filtration rates, but also signs and symptoms caused by clinical and laboratory features. Cardiovascular disease beginning at the initial phases of renal failure, becomes the prominent cause of morbidity and mortality during progression of failure. Cardiovascular mortality increases in poorly controlled DM. Decreased insulin clearance, impaired renal gluconeogenesis, malnutrition, and hypoglycaemic agents that lead to hypoglycaemia trigger cardiovascular events. HbA1c level around 7% is a safe target regarding mortality. In order to decrease complications of dialysis and mortality, alternative dialysis modalities have been developed. Prolonged duration of dialysis may decrease hypotension related problems in patients suffering from interdialytic weight gain and/or hypotensive attacks during and after dialysis. Decreasing high sodium content of dialysate aids control of volume and blood pressure despite instability risk. The use of high flux dialysers may be related to lower cardiovascular morbidity and mortality.
Keywords: Diabetes mellitus; kidney failure, chronic; hemodialysis units, hospital
Diabetes Mellitus (DM) is the most common cause of haemodialysis which is the most preferred method of renal replacement therapy. Decision of starting haemodialysis doesn't solely depend on absolute glomerular filtration rates, but also signs and symptoms caused by clinical and laboratory features. Cardiovascular disease beginning at the initial phases of renal failure, becomes the prominent cause of morbidity and mortality during progression of failure. Cardiovascular mortality increases in poorly controlled DM. Decreased insulin clearance, impaired renal gluconeogenesis, malnutrition, and hypoglycaemic agents that lead to hypoglycaemia trigger cardiovascular events. HbA1c level around 7% is a safe target regarding mortality. In order to decrease complications of dialysis and mortality, alternative dialysis modalities have been developed. Prolonged duration of dialysis may decrease hypotension related problems in patients suffering from interdialytic weight gain and/or hypotensive attacks during and after dialysis. Decreasing high sodium content of dialysate aids control of volume and blood pressure despite instability risk. The use of high flux dialysers may be related to lower cardiovascular morbidity and mortality.
Keywords: Diabetes mellitus; kidney failure, chronic; hemodialysis units, hospital
.: İşlem Listesi