Sıkı Kolonoskopik Takipte Olan Hastalarda Kolorektal Kanser
Sıkı Kolonoskopik Takipte Olan Hastalarda Kolorektal Kanser
Makale Dili: TR
ÖZET
Giriş ve Amaçlar: Kolonoskopik polipektominin kolorektal kanseri (KRK) önlemede etkin bir yöntem olduğu düşünülmektedir. Ancak, kolonoskopik takipte olan hastalarda kanser insidansı nadiren araştırılmıştır. Biz yakın kolonoskopik takipte olan hastalarda KRK ve yüksek dereceli displazi gelişme insidansını araştırdık. Yöntemler: Hastalar üç ayrı adenom kemoprevensiyon çalışmasından derlenmiştir. Tüm hastalara kolonoskopi yapılmıştır ve hepsinden en az bir adet olmak üzere rezidü lezyon kalmayacak şekilde adenom alınmıştır. Biz, müteakiben invaziv kanser veya yüksek dereceli displazi gelişen hastaları tanımladık. Tüm olgularda kanser ve displazi gelişiminin zamanlamasını, yerini ve klinik sonucunu saptadık ve söz konusu lezyonların gelişiminde etkisi olabilecek risk faktörlerini araştırdık. Bulgular: Ortalama 3.7 yıllık takipte, izlenen 2915 hastadan 19'unda KRK saptanmıştır (insidans, 1.74 kanser/1000 insan-yıl). Kanserlerin kolonun tüm bölgelerine lokalize olduğu gözlenmiştir. 10 tanesi hepatik fleksura veya onun yakınına lokalizeydi. Her ne kadar kanserlerin çoğu (%84) erken evrede olmakla birlikte, 2 katılımcının KRK nedeniyle öldüğü görüldü. Takip esnasında 7 hastada yüksek dereceli displazisi olan adenom saptandı. Yaşlı hastalar ve daha çok adenomu olan hastalarda yüksek dereceli displazisi olan adenomla karşılaşma riski daha fazlaydı. Sonuçlar: Sıkı kolonoskopik takip ve polipektomi yapılmasına rağmen hastaların klinik olarak önemli bir kısmında KRK geliştiği gözlenmiştir. Takip muayenelerine alınan hastalarda KRK insidansı ve ölümü belirleyecek daha net tahminlere ihtiyaç vardır.
Giriş ve Amaçlar: Kolonoskopik polipektominin kolorektal kanseri (KRK) önlemede etkin bir yöntem olduğu düşünülmektedir. Ancak, kolonoskopik takipte olan hastalarda kanser insidansı nadiren araştırılmıştır. Biz yakın kolonoskopik takipte olan hastalarda KRK ve yüksek dereceli displazi gelişme insidansını araştırdık. Yöntemler: Hastalar üç ayrı adenom kemoprevensiyon çalışmasından derlenmiştir. Tüm hastalara kolonoskopi yapılmıştır ve hepsinden en az bir adet olmak üzere rezidü lezyon kalmayacak şekilde adenom alınmıştır. Biz, müteakiben invaziv kanser veya yüksek dereceli displazi gelişen hastaları tanımladık. Tüm olgularda kanser ve displazi gelişiminin zamanlamasını, yerini ve klinik sonucunu saptadık ve söz konusu lezyonların gelişiminde etkisi olabilecek risk faktörlerini araştırdık. Bulgular: Ortalama 3.7 yıllık takipte, izlenen 2915 hastadan 19'unda KRK saptanmıştır (insidans, 1.74 kanser/1000 insan-yıl). Kanserlerin kolonun tüm bölgelerine lokalize olduğu gözlenmiştir. 10 tanesi hepatik fleksura veya onun yakınına lokalizeydi. Her ne kadar kanserlerin çoğu (%84) erken evrede olmakla birlikte, 2 katılımcının KRK nedeniyle öldüğü görüldü. Takip esnasında 7 hastada yüksek dereceli displazisi olan adenom saptandı. Yaşlı hastalar ve daha çok adenomu olan hastalarda yüksek dereceli displazisi olan adenomla karşılaşma riski daha fazlaydı. Sonuçlar: Sıkı kolonoskopik takip ve polipektomi yapılmasına rağmen hastaların klinik olarak önemli bir kısmında KRK geliştiği gözlenmiştir. Takip muayenelerine alınan hastalarda KRK insidansı ve ölümü belirleyecek daha net tahminlere ihtiyaç vardır.
ABSTRACT
Background & Aims: Colonoscopic polypectomy is considered effective for preventing colorectal cancer (CRC), but the incidence of cancer in patients under colonoscopic surveillance has rarely been investigated. We determined the incidence of CRC in patients under colonoscopic surveillance and examined the circumstances and risk factors for CRC and adenoma with high-grade dysplasia. Methods: Patients were drawn from 3 adenoma chemoprevention trials. All underwent baseline colonoscopy with removal of at least one adenoma and were deemed free of remaining lesions. We identified patients subsequently diagnosed with invasive cancer or adenoma with high-grade dysplasia. The timing, location, and outcome of all cases of cancer and high-grade dysplasia identified are described and risks associated with their development explored. Results: CRC was diagnosed in 19 of the 2915 patients over a mean follow-up of 3.7 years (incidence, 1.74 cancers/1000 person-years). The cancers were located in all regions of the colon; 10 were at or proximal to the hepatic flexure. Although most of the cancers (84%) were of early stage, 2 participants died of CRC. Seven patients were diagnosed with adenoma with high-grade dysplasia during follow-up. Older patients and those with a history of more adenomas were at higher risk of being diagnosed with invasive cancer or adenoma with highgrade dysplasia. Conclusions: CRC is diagnosed in a clinically important proportion of patients following complete colonoscopy and polypectomy. More precise and representative estimates of CRC incidence and death among patients undergoing surveillance examinations are needed.
Background & Aims: Colonoscopic polypectomy is considered effective for preventing colorectal cancer (CRC), but the incidence of cancer in patients under colonoscopic surveillance has rarely been investigated. We determined the incidence of CRC in patients under colonoscopic surveillance and examined the circumstances and risk factors for CRC and adenoma with high-grade dysplasia. Methods: Patients were drawn from 3 adenoma chemoprevention trials. All underwent baseline colonoscopy with removal of at least one adenoma and were deemed free of remaining lesions. We identified patients subsequently diagnosed with invasive cancer or adenoma with high-grade dysplasia. The timing, location, and outcome of all cases of cancer and high-grade dysplasia identified are described and risks associated with their development explored. Results: CRC was diagnosed in 19 of the 2915 patients over a mean follow-up of 3.7 years (incidence, 1.74 cancers/1000 person-years). The cancers were located in all regions of the colon; 10 were at or proximal to the hepatic flexure. Although most of the cancers (84%) were of early stage, 2 participants died of CRC. Seven patients were diagnosed with adenoma with high-grade dysplasia during follow-up. Older patients and those with a history of more adenomas were at higher risk of being diagnosed with invasive cancer or adenoma with highgrade dysplasia. Conclusions: CRC is diagnosed in a clinically important proportion of patients following complete colonoscopy and polypectomy. More precise and representative estimates of CRC incidence and death among patients undergoing surveillance examinations are needed.
.: İşlem Listesi